Sağlığın Önemi

Sağlık bireylerce farklı tanımlanır. Her topluma göre de hastalık ve sağlık kavramları değişkenlik gösterir. Toplumdaki insanların büyük kısmında var olan bir durum, o toplum için hastalık kabul edilmeyebilmektedir. Bir bölgede bağırsak paraziti birçok bireyde görülmekte ise bu durum hastalık sayılmayabilir. Sigara kullanan bir kişinin öksürük ve balgam şikayetleri, o kişi için normal algılanabilir. Şikayetlerinin gerçek nedeninin önemli bir hastalık olabileceğini düşünemeyebilir. Afrika;daki bazı yerli toplumlarda ;Doğuştan Kalça Çıkığı; hastalığı kundaklama alışkanlığına bağlı sık görülmekte ve o toplumlarda normal kabul edilmektedir. Ülkemizde, beslenme alışkanlıklarına ve hareketsiz yaşam tarzına bağlı olarak; hastalığı (şişmanlık) özellikle kadınlarda sık görülmektedir. Bu nedenle kolesterol yüksekliği, kalp-damar hastalıkları ve osteoartrit (eklemlerin kireçlenmesi) sıktır. Halkımız yanlış bir şekilde bu durumu normal karşılamakta veya önleyememektedir.

Hastalık ve sağlık kavramları yaşanılan topluma ve kültüre bağlı değişkenlik göstermesine rağmen insan her yerde insandır. Bu nedenle sağlığın evrensel bir tanımı olmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO-World Health Organization) sağlığı şu şekilde tanımlamaktadır: ;Sağlık, yalnızca hasta veya sakat olmamak değil, bedensel, ruhsal ve sosyal yönlerden tam bir iyilik halidir.; Bu tanım artık tüm dünya ülkeleri tarafından kabul edilmektedir.

İnsan bedeni temel olarak, canlılığın en küçük parçalarının, yani hücrelerin birleşmesinden oluşmaktadır. Hücreler birleşerek organları, organlar birleşerek sistemleri (dolaşım [kalp-damar] sistemi, sindirim sistemi, boşaltım [böbrek ve idrar yolları] sistemi, solunum sistemi, kas-iskelet sistemi, sinir sistemi, üreme sistemi) ve sistemler de birleşerek bedenimizi oluşturmaktadır. Canlılığın temeli olan hücrelerden başlamak üzere tüm vücudumuz mükemmel bir denge içerisinde çalışmaktadır. Bu denge herhangi bir şekilde bozulacak olursa hastalıklar ortaya çıkmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü;nün tanımına göre kişinin tam sağlıklı olabilmesi için bedenen hasta veya sakat olmaması yetmemektedir. Bu kişinin aynı zamanda ruhsal yönden de dengeli olması, sosyal yönden tam bir iyilik hali içinde olması gerekmektedir.

Özetle, sağlık sosyal bir olaydır. Bu nedenle, sağlık olaylarından ve sağlıklı olmak için yapılması gereken çabalardan söz ederken, sağlığı etkileyen biyolojik ve fiziksel nedenlerin yanı sıra sosyal olayları da göz önünde bulundurmak zorundayız.

Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi / Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.” Zamanın bütün zenginliklerine ve Osmanlı İmparatorluğunun tahtına sahip olan Kanuni Sultan Süleyman; sağlığın elde edilen tüm nimet ve zenginliklerden daha üstün olduğunu çok anlamlı bir biçimde bu şiirle dile getirmiştir. Gerçekten de sağlık mutlu bir hayatın parçasıdır.

Hastalık ve sağlık kavramları kültürlere bağlıdır. Bir yörede, toplumun çoğunda bağırsak paraziti varsa, bu durum hastalıktan sayılmayabilir. Sigara içen bir kişi, öksürüğünü sigaraya bağlayıp gerçek nedeninin bir başka şey olabileceğini dahi düşünmeyebilir. Çocuğu ishal olan bir anne, tüm çocuklar ishal oluyor düşüncesiyle bu durumu hastalıktan saymayabilir. Bir sakatlık olarak bilinen ve kundak yapılan çocuklarda çok görülen doğuştan kalça eklemi çıkığı Navajo yerlilerinde çok yaygın olduğundan hastalık olarak kabul edilmez.

Eskiler bazı köylerde belli bir yaştan sonra trahoma bağlı körlüklerin kaçınılmaz bir durum olduğuna inanıldığını, ancak devletin etkin trahom mücadelesi ile körlüğün kaçınılmaz bir olay olmadığını anladıklarını belirtirler. Ayrıca pek çok kişi hasta veya yakınması olmadığı zaman kendisini sağlıklı kabul eder.

İzleme 666
Etiketler : sağlık yaşam

Gönderiye yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir! Giriş Yap